OSTEOPATİ
Osteopati bedende ortaya çıkan hastalıklarda sıkça kullanılan, önemli bir tedavi şeklidir.
Elle uygulanan Osteopati bir iyileştirme sanatıdır. Teşhis ve tedavide kullanılan işlemler, eklem, kas, kemik, ligament, organ ve fasya gibi vücut strüktürleri arasında ve içerisinde mekanik dengesizlikleri düzelterek sağlıklı fonksiyon görmesini teşvik etmektedir
Osteopati ağrı ve fonksiyonel bozukluklarını ortadan kaldırarak, vücudun kendi kendine iyileştirme yeteneğini açığa çıkarır ve hastayı bir bütün olarak tedavi eder.
OSTEOPATİ FELSEFESİ
Osteopati felsefesini diğer tıbbi disiplinlerden ayıran anahtar prensip, entegre bir şekide işleyen tüm vücudun birlikte ve bütünlük içinde çalışmasından yola çıkar. Hareket etmeyen sistem patolojiktir. Eğer vücudun bir bölümünde kısıtlanma var ise vücudun geri kalanı da buna uyum göstererek denge sağlar. Bunun sonucu olarak enflamasyon, ağrı, tutulmalar ve diğer sağlık sorunlarına sebebiyet verir.
Osteopati kısıtlanmış dokuları serbest bırakarak vücudun hareket kabiliyetini artırır, vücudun kendini yeniden iyileştirmesini ve ağrının ortadan kaldırılmasına yardımcı olur.
TARİHSEL GELİŞİMİ
Osteopati Amerika’da 1870’li yıllarda Missouri’li bir doktor olan Andrew Taylor Still tarafından geliştirilmiş , çağdaş, modern bir bütünlük içeren bir tedavi yöntemidir.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından bilimsel bir tedavi olarak kabul edilmektedir.
Dr. Andrew Taylor Still
Osteopatik Tedaviler 3 sistem üzerinden gerçekleşir
PARİETAL OSTEOPATİ
Parietal Osteopati, Osteopatinin en önemli parçalarından birisidir. Kemikler, eklemler, bağlar, tendonlar, kaslar ve fasya ile ilgili problemleri çözme üzerine odaklanır.
Parietal Osteopati, kas iskelet sisteminden kaynaklanan ağrı ve disfonksiyonların tedavisinde kullanılır. Kısıtlanmış veya kilitlenmiş eklemlerin fizyolojik hareket açıklığını düzelterek eklemlerin serbestleştirilmesine ve ağrının ortadan kaldırılmasına yardımcı olur.
Parietal osteopati yöntemleri çok dikkatli ve nazik uygulanmalıdır. Kas, tendon gerginliklerini ve spazmlarını azaltır, kan dolaşımını ,lenfatik drenajı ve sinirsel innervasyonu iyileştirir.
VİSSERAL OSTEOPATİ
Visseral osteopati, iç organların fonksiyonlarını düzenleyen tedavi tekniklerini içerir.
Her organ, solunuma bağlı veya bağımsız bir şekilde belirli bir hareket gerçekleştirir. Doğal ritmindeki kısıtlılıklar, disfonksiyonlara, ağrının oluşmasına ve hastalığın gelişimine yol açar.
Organların hareketleri birbirine göre yapılandırılmıştır. Yani bunlardan birinde meydana gelen hareket kısıtlılıkları kaçınılmaz olarak tüm sistemi etkiler. Visseral problemler omurga, eklemler ve vücudun diğer bölgelerinde ağrı ve problemler ortaya çıkarabilir.
Sağ omuz ağrısı, safra kesesi veya karaciğerden, sol omuz ağrısı, mide , kalp veya dalaktan kaynaklanabilir. Tüm bu sorunlar aynı anda boyun ağrısı yapabilirler. Bağırsaklardaki problemler eklemlerde ağrı yaratabilir. Prostat veya Uterustaki problemler, bel, kalça ve diz ağrıları yaratabilir.
Visseral Osteopati, sindirim, solunum, dolaşım, üreme gibi visseral yapılardaki problemleri tedavi ederek, bunların neden olduğu ağrı ve şikayetleri ortadan kaldıran bir tedavi yaklaşımıdır.
Visseral Osteopati tedavisinde organ ve kemiklerin normal pozisyonuna düzeltilmesi, bağların güçlendirmesi, lenf ve kan dolaşımının iyileştirilmesi amaçlanır. Tedavinin iyileştirme etkilerinin bir sonucu olarak, vücudun kendi kendi iyileştirme, ağrı ve hastalıkları ortadan kaldırma fonksiyonlarını tetikler.
Visseral Osteopati tedavisi ile iç organlar arasındaki fonksiyon kısıtlılıkları ortadan kaldırılarak, hastalar var olan bel, boyun, sırt ve eklem ağrılarından kurtulabilirler.
Visseral Osteopati teknikleri ağrısız uygulanır ve her yaştaki hastalara kolaylıkla uygulanır.
Visseral osteopati sadece belirli hastalıkları tedavi etmez, aynı zamanda organizma üzerinde bir bütün olarak tüm bedeni tedavi eder.
KRANİAL OSTEOPATİ
Kranial Osteopati, kafatasının kemiklerini ve bunların içeriklerini de etkileyen vücut üzerinde bir etki yaratan tedavi konseptidir.
Kranial Osteopati yaklaşık yüz yıl önce osteopatinin kurucusu A. T. Still’in öğrencisi olan V. G. Sutherland tarafından geliştirildi ve o zamandan beri kranial Osteopati Etkinliğini kanıtladı
Kraniosakral sistem, kafatası kemiklerini, zarlarını, beyin, omurilik ve beyin omurilik sıvısını, iliak kemiklere göre salınan sakrumu kapsar. Kraniosakral sisteminin kendi hareket ritmi vardır. Bu ritim tüm vücuda yayılır ve herhangi bir yerinde hissedilebilir. Kraniosakral sistem tüm vücut sistemleri, arteriyel ve sinir üzerinde büyük bir etkiye sahiptir.
Kraniosakral sistemin normal ritmini ve bu ritmin normal kuvvetini korumak, genel sağlığı korumada osteopati için çok önemlidir.
Bu sistemdeki değişiklikler esas olarak beyin omurilik sıvısı ve pulsasyonlarındaki basınç değişikliklerinden kaynaklanır. Bu değişikliklerin kalitesine bağlı olarak, bir kişinin fiziksel ve duygusal durumu hem olumlu hem de olumsuz yönde değişir. Bu sistemi etkilemek için kafatasına ve sakruma özel osteopatik teknikler uygulanır.
Kranial Osteopati, insan vücudunun bir bütün olarak dengeye ve uyumuna yol açan, kraniosakral sistemin tüm parçalarının uyumunu iyileştirmeye odaklanır. Tüm anatomik bileşenlerin hareketliliğini ve ayrıca sıvıların (kan, BOS) ve sinir uyarılarının iletkenliğini geri kazandırır.
Kranial Osteopati, omurga, sakrum veya kafatasında bulunan, kronik hastalıkların da dahil olduğu birçok hastalıktan kurtulmaya yardımcı olabilir.
Kranial osteopati hassas ve hafif dokunuşlarla yapılan osteopatik bir tedavi tipidir. Kranial Osteopati teknikleri ağrısız uygulanır ve her yaştaki hastalara kolaylıkla uygulanır. Hastaların sadece semptomlarını ortadan kaldırmakla kalmaz, tüm beden sağlığının da kazanılmasına yardımcı olur.
OSTEOPAT KİMDİR?
5 yıl içerisinde 1000 saatlik osteopati eğitimini tamamlayıp sınavını başarıyla veren Tıp Doktorları ve Fizyoterapistlere Osteopat denir.
Osteopat, hastayı parietal (hareket sistemi), kranial (kafa) ve visseral (iç organ) açılarından değerlendirir. Sorunun nereden kaynaklandığını bulur, Sorunların önceliğini tespit ettikten sonra tedaviyi gerçekleştirir.
Osteopatlar yumuşak dokunun esnetilmesi ,derin dokunma hissi, basıncı, mobilizasyon, eklem manüplasyonları gibi çok geniş hassas el teknikleri kullanırlar.
Osteopat manuel teknik kullanılarak sadece ağrıyı azaltmakla kalmaz, aynı zamanda hastalığı ortaya çıkaran nedenleri de etkiler. Bu nedenle hastalığın sadece sonuçlarını değil, aynı zamanda sebebini de tedavi eder.